27 Haziran 2015 Cumartesi

CNBC-e'den Anlamlı Bir Teselli Ödülü Kazandım

  Geçenlerde CNBC-e'nin "Taht Oyunları" temalı yarışmasına katılmış ve ilk 10'a girmiştim. Yarışma sonuçlandı ve ilk 3'e giremesem de teselli ödülü için adresimi falan istedi CNBC-e. Ben de adresiimi yazdım ve hemen ertesi gün ödülüm geldi. Sanırım yaptığım çalışmayı da göz önünde bulundurarak, harika bir ödül göndermişler. Ben ödülümü çok beğendim. Sanki çizimim 3 boyuta dönmüş gibi hissettim:) İşte ödülüm:



  Bu arada, yaptığım çalışma da şuydu:
  CNBC-e'ye bu düşünceli ödülleri için tekrar teşekkürler:) Kutlama şarkımız da "Ejderhaların Annesi"nden gelsin...



26 Haziran 2015 Cuma

Gülten Dayıoğlu'ndan E-posta Aldım

  Geçenlerde Gülten Dayıoğlu'nun yarı-otobiyografik kitabını okuyup, çok beğenmiştim ve blogumda yorumlamıştım (bakınız: Yaşadıklarım ve Düşlediklerim). Sonra kitabı okurken Gülten Dayıoğlu'nun okurlarının her e-postasını okuyup cevapladığını yazdığını hatırladım. Ben de blogumdaki yazıyı Gülten Dayıoğlu'na göndermeye karar verdim. Hemen ertesi gün cevap geldi. Çok mutlu oldum:) İşte bu da aldığım cevap:

22 Haziran 2015 Pazartesi

Kitap Fuarını Boykot (Sahaf ve D&R Alışverişi)

  Biraz gecikmiş bir yazı oldu ama gerçekten de öyle olması gerekti. Olaylar şöyle gelişti:
  Her sene olduğu gibi, kitap alışverişi için kitap fuarına gittim. Annemin pazardan sebze-meyveleri ucuza almak için kullandığı taktiği kullanıp fuara son gününün akşamı ve kapanmadan birkaç saat öncesinde gittim. Meğer bu taktik sadece çabuk bozulabilen sebze ve meyveler için geçerliymiş. Tüm fuar boyunca %20 olan indirimlerini %25'e çıkartmaktan başka bir şey yapmadı çoğu yayınevi. En son Pegasus Yayınları'nın standındaki kadınla indirimler konusunda hararetli bir pazarlığa giriştim ama tüm kozlarımı kullanmama rağmen başarısız oldum. Annemin bile bu standlardakilere daha fazla indirim yaptıramayacağını anlayıp, fuarı boykot kararı aldım.
  Tam fuardan çıkıp gidecekken, sahaf tarzında bir standa denk geldim. 2. el kitapları çok ucuza satıyorlardı. Okumak istediğim (aşağıda otantik halımızın mükemmel arka planı eşliğinde resimleri de olan) kitapları aldım ve sadece 15 TL tuttu. Sahaf alışverişlerini oldum olası sevdiğimden (bakınız: , bu ganimetleri çantama doldurarak, hafif bir tebessümle çıkışa doğru yöneldim:)
Toplam orijinal fiyatları: 120 TL
  Tam çıkacakken Artemis Yayınları'nın standında "Dedektif Kurukafa" serisinin 8. ve en son yayımlanan kitabı olan "Ölü Adamların Son Savaşı"nı gördüm ve eski Türk filmlerinde, yemek yiyen zenginleri iri iri gözlerle, dudaklarını da yalayarak izleyen fakir Sezercik gibi bakarken buldum kendimi. Stand görevlisi de bu "etkileyici" bakışlarımı görmüş olacak ki, yerinden kalktı ve benle ilgilenmeye başladı. Allah'tan stand görevlisi genç insaflı biri çıktı ve % 40 indirim yaptı ve 18 TL'ye alabildim bu kitabı:)
  Fuardan çıkarken, başta Pegasus Yayınları'nın olmak üzere tüm standlara baktım ve daha sonra 33 TL'ye aldığım 6 kitapla kazandığım zaferi büyük bir gülümsemeyle taçlandırdım. Bir kez daha kitap fuarını yenmiştim. Zaferimi, kitap almak isteyip de kazık fiyatlar karşısında yılan tüm meteliksiz öğrencilere adamıştım:)
  Kitap fuarı için 100 TL ayırmıştım ve bu küçük çaplı boykot sonucunda elimde hala 67 TL kalmış bulunuyordu. Tüm indirimleri takip etmeye başladım ve sonunda geçen Babalar Günü tek günlüğüne, çok merak ettiğim birkaç kitapta % 50  indirim yapan D&R'dan alışveriş yapmakta karar kıldım. Sonuç olarak, toplam fiyatları yaklaşık 120 TL olan 7 kitabı 62 TL'ye almış oldum.
  Kitaplar hemen geldi, ama sanırım ilk kez bir kitap kargosunu bu kadar merakla bekledim. Sıdıka gibi pencere kenarında kargo aracının yollarını gözledim hatta. Nedenini ben de bilmiyorum ama oldukça meraklı bir bekleyiş oldu.
Kargomu beklerken ben:)
 Birkaç saat önce kargom geldi, kitapları açıp, resimlerini çektim ve kitaplığıma yerleştirdim. Hemen sonra da bu yazıyı yazdım:) Hiç beklemediğim bir fuar yazısı oldu bu. Umarım beğenmişsinizdir:)
  2 saat önce çektiğim kargo/kitap resimlerimle yazımı sonlandırıyorum. Herkese bol kitaplı günler:)





                                                            -SON-


21 Haziran 2015 Pazar

YAŞADIKLARIM VE DÜŞLEDİKLERİM

PUAN: 8/10

KİTABIN KONUSU
       -Kitap kapağından alıntıdır.-
Çocukluğumda çok yaramazdım. Annem, benden söz ederken, “Benim kız öyle yaramaz ki, gün olur düz duvara tırmanır, gün olur gökyüzüne kement atar,” derdi. Büyüyüp olgunlaşsam da, ben hâlâ eserlerimi yazarken, bir bakıma gökyüzüne kement atıyorum. Düşler, düşünceler, türlü fanteziler, en çok da yüreğime sığdıramayacağım kadar sevgi ve coşku yakalıyorum. Yetmiş iki kitabımı, işte o ganimetlerle yazdım. Eserlerimle ben bir bütünüz. Başka bir deyişle, eserlerimin yazılış öyküleri, YAŞADIKLARIMLA DÜŞLEDİKLERİM’in bileşiminden oluşuyor.

NEREDEN ESTİ?
Kütüphanede kitapları incelerken rastladım bu kitaba ve daha önce hiç otobiyografik kitap okumamış biri olarak, bu türde okuyacağım ilk kitabın, küçükken (8-9 yaşlarındayken) kitabını okuyup da ismini ezberlediğim "ilk" yazara ait bir kitap olmasını istedim:)

5 YORUM
1-Kitabın otobiyografik bir kitap olduğunu yazdım aslında ama tam olarak öyle bir kitap değil. Yazar da kitabın başında, bu kitabı anı veya yaşam öyküsü gibi belli bir başlık altında ele alamadığını söylüyor. Yazar aslında her bir kitabını ve bunların yazılış hikayelerini anlatıyor bu kitapta. Bunu yaparkende de zamanda ileri ve geri giderek anılarını anlatıyor ve buna bağlı yaşam öyküsünü de okumuş oluyoruz yazarın. Değişik bir tarz açıkçası ve ben çok beğendim. Yazarın kaleminin ustalığı da beğenmemde oldukça etkili oldu.

2-Yazar sadece kendi yaşamını anlatmıyor bu kitapta. Ülkemizin ve dünyanın özellikle son yüzyıl içinde bulunduğu toplumsal, sosyal ve bilimsel olayları da gözler önüne seriyor yazar. Kitabı okurken akıcı bir tarih kitabı okuyor gibi de hissedebiliyorsunuz kendinizi bu sayede. Çocuk edebiyatının ülkemizde bir zamanlar sadece çeviri kitaplar üzerine kurulduğunu, kadınların öğretmen olmak için kocalarından izin belgesi almak zorunda olduklarını, dünyadaki birçok bilimsel gelişmenin aşamalarını vs. bu kitapla öğrendim mesela.

3-Ben ilk olarak küçükken okuduğum "Küskün Ayıcık" hikaye kitabıyla tanımıştım Gülten Dayıoğlu'nu ve ismini hiç unutmamıştım nedense. Meğerse daha önceden bu yazarın yazdıklarını okumasam da dinlemişim: Daha okuma yazmayı bilmeyecek kadar küçükken, ablam, çoğunuzun da bildiği "Ayşegül" serisini okurdu ve ben de resimlerinden ilgiyle takip ederdim onu. Bu kitabı okurken öğrendim ki, orijinali Fransızca olan bu serinin çoğu kitabını da Gülten Dayıoğlu çevirmiş.


4-Yazarın gözlem becerisine hayran kaldım. Kitabı için gerektiğinde 40 yaşından sonra diskoteklere gitmiş, hiç sevmediği konken partilerine katılmış, yüksek dozlu zikirlerin olduğu (benim küçükken epey korktuğum bir eylemdi) mevlitlerde bulunmuş ve kitaplarının gerçekçilikten uzak olması için elinden geleni yapmış yazar.

5-Yazarın Türkiye ve Dünya'da gezmedik yer bırakmaması da hafiften bir kıskanmama sebep oldu. Bu gezilerini kitaplara taşımasının yanında, buralarda gördüğü yerleri ve efsaneleri yer yer kitaplarına konu edinmiş yazar.
  Gülten Dayıoğlu'nun yıllar önce birkaç kitabını okudum sadece ve artık kitaplarının yaşıma uygun olacağını da pek sanmıyorum. Ama yine de, bu kitabı okuduktan sonra, ilkleri başaran Gülten Dayıoğlu'nun anne, öğretmen, gezgin ve yazar kimliklerine hayran oldum.
                                                    -SON-

15 Haziran 2015 Pazartesi

CNBC-e'nin Yarışmasında İlk 10'a Girmişim :D

  Gençler! Bir kısmınızın da bildiği gibi, CNBC-e "Taht Oyunları" temalı bir yarışma düzenlemişti. Ben de bu aralar resim konusunda farklı çalışmalar denediğimden (Bakınız: Kendi Justice League Kitap Ayraçlarımı Yaptım), bu yarışmaya katılmak istedim ve günler süren çalışmalarım sonunda şöyle bir şey ortaya çıkardım:
Drogon eşliğinde Cersei'yi ziyaret :)
  Sadece Cersei'nin taslakları bile hatırı sayılır vaktimi aldı:)
Cersei çizim denemelerimden:)
  Ama gerçekten, yaparken çok eğlendim ve umarım siz de beğenmişsinizdir:)
  Oy kullanmak isterseniz bu linkten kullanabilirsiniz: http://www.cnbce.tv/tahtoyunlari

13 Haziran 2015 Cumartesi

Kendi Justice League Kitap Ayraçlarımı Yaptım

 Biraz zamanımı aldı ama sonunda Flash, Green Arrow ve Black Canary üçlüsünden oluşan kitap ayraçlarımı tamamlayabildim.

LinkWithin