12 Mart 2014 Çarşamba

Kürk Mantolu Madonna'yı Yarıda Bırakmak


  Kürk Mantolu Madonna'yı okuyanlar ya da okuyacak olanlar için hemen söyleyeyim: Başlık sizi yanıltmasın; bu bir karalama yazısı olmayacak :)
 

  Ön açıklamamızı yaptığımıza göre hemen konuya geçeyim: Kürk Mantolu Madonna kitabını sürekli duyup, bir yerlerde görüyordum. Ama ratgele baktığım birkaç yorumda "basit ve klişe bir aşk hikayesi" gibi değerlendirmeler görünce, gereksiz yere şişirilmiş bir kitap olduğu kanısına vardım. Yine de kitabı bir yerde bulursam okurum düşüncesiyle, fazla üzerinde durmadım. İşte, durum böyleyken, geçenlerde kütüphanede bu kitaba rastladım ve alıp bir okuyayım dedim(ne de olsa 160 sayfacık bir şey).
 

  Böyle umursamaz bir tavırla kitaba başladım işte. Ama daha ilk 5 sayfada bile kitap beni oldukça etkiledi. Kitap o kadar yoğun ve kaliteliydi ki; kitabı daha yavaş ve bazı paragrafları tekrar tekrar okumaya başladım.

  Kitabın 90 küsuruncu sayfasına geldiğimde, hayatımda okuduğum en iyi kitaplardan biri olacağını anladım ve tahmin edin ne yaptım?
 

  Kitabı o sayfada bırakıp, kütüphaneye tekrar iade ettim!
 

  Çok mantıksız, değil mi?
 

  Ama bence değil. Çünkü; aslında kitabı o kadar çok beğendim ki, alıp kitaplığıma koymak, hatta başucu kitaplarımdan biri yapmak istedim. Bana ait olan bir kopyasını bitirip, kitapla birlikte tüm o anıyı da saklamak istedim. Tüm o harika sözlerin altını dikkatlice ve fazla bastırmadan çizip, tekrar tekrar o bölümleri istediğim zaman okumak istedim.
 

  Şimdi soruyorum size: Çok mu şey istedim?
 

                                    -Sahne Biter, Perde Kapanır-
 

  Bu dramatik tiyatral çıkışımla, derdimi fazlasıyla anlatabildiğimi düşünüyorum :) Neyse, daha fazla uzatmadan burada kesiyorum. Kitabı alıp, okumayı bitirirsem, yorumumu paylaşırım artık...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

LinkWithin